17 Haziran 2006

türkçe rap..

vaktiyle ilk örneği Mazhar Fuat Özkan tarafından Geldiler albümünde icra ettikleri (hem rap hem icra olmadı belki ama oldu da yani) Anında Görüntü adlı eserde görülmüş, ve hatta keşke orada olanca naifliğiyle kalaymış dedirten tür..
rap dediğimiz hadise, afro amerikan kültüründe bizim arabesk olayımıza denk geldiğinden, ve arabesk de bizde halihazırda varolduğundan, daha daha kasmanın alemi nedir anlayabildiğim birşey değildir.. ha, o sıralar ayyuka çıkmıştı, mfö de gereğini yaptı, kralını icra etti, bi daha da yapmadı, ne gereği var?
sonrasında, sanırım 95 yılına falan tekabül eder, bir haftasonu gündüz vakti kızkardeş hazretleriyle oturmuş o kanal senin bu kanal benim takılıyoruz, dördüncü zap turunda mtv'de bildiğimiz cartel klibini göbeğinden bi yerden yakaladık, hatta o an söz yok idi de cıggıdı cıggıdı saz sample geçiyodu, "ulan" dedim "yemeyenin malını yiyolar bak, adamlar arakladı gene bizim misketi" derken bi ibiş çıktı "bir numaraaa en büyüüüüüüüööök" falan dedi, peşine mtv news'da bunlarla röportaj falan, bi yandan oh araklamamışlar diyorum diğer yandan lan nedir bu durumundayım, bir patladı bunlar arkadaş ama ne patlamak! tipler de böyle tam filimlik, sempatik ibişler, hadi dedik bu da gelir bu da geçer, ki geçti, ama bazı ibişler orada takıldı kaldı haliyle..
milenyuma (ıyyyy) geçtiğimizde, dedim artık bunlar ölmüştür, ölmediyse de bi yerlerde "biz carteldik ooolum"larla mahalle içi takılıyolardır, derken, çat, rabbim başımıza ceza diye bi illet verdi, ama ne ceza.. devri sabıkta kendisi ile ilgili birtakım tespitlerim olmuş idi, ki sağolsun beni haksız çıkarmadı, rockistanbul'da yaptığı iğrençlik hala akıllardan silinmiş değil; gel zaman git zaman bu ibişin izinden yürüyenler, ve hatta "biz zaten türkçe r&b yapıyodukki ooolum"cular falan çıktı, bunların festivali falan oldu, türkçe ve fakat hiç anlaşılmayan makinalı tüfek misali nakaratlar içine yancı bol pantullu çocukların "aaa yiii mada faka"larıyla, orda burda arzı endam ettiler, hala da ediyorlar..
tüm bunların özü almancı rep olayıdır efem.. açıklama olarak ne yazmışız almancı rep konusuna:
"cartel denilen sempatik gudiklerle sınırlı kalaydı bir hoş seda olarak dağarcıklarda kalabilecekken an itibariyle birebir istanbul çocuklarının dahi ağızlarını ve telaffuzlarını yamultarak debelendikleri ikrah getiren kusturan bıktıran rap söyleme ekolü.."
iş bu yazı, gayet efendi bi ruh haliyle yazılmıştır.. aslen eski entarilerimi post edeyim diye başladımdı, ama onlar o anın hezeyanını anlatıyor, bana kalsın.. ha olur da kommentte savunan çıkar, orda yapıştırıveririm:)

3 yorum:

  1. Şimdi ben geçen günlerde Fuat diye bir izbe varmış onu gördüm. Cezanın yardakçısıymış, beraber aynı lolipopu yalamışlar falan bilmiyorum tam olarak. İşte bişiler anırıyor bu (ama cidden başka ifade tarzı bulamadım) sözlere dikkat ettim "işte Batı Börlin geri geldi" (evet Berlin değil Börlin). Ne bu şimdi, Bronx'un yağlı zencisi, İspanyolu bitti Batı Börlinin (ayrıca Batı Börlin mi kaldı behey davar malı-thx to Ahmet Yılmaz) Türk genci mi kaldı?

    Cartel, Karakan bunlar gerçekten iyiydi. Karakanın aynı isimli albümü hala dinlediğim muhteşem bir rap albümüdür. Neymiş "ma mı ma mınanmımı bla bla" rahmetli büyükannem de "aganigi saganigi" derdi kuş dilinde nedir farkı yani?

    YanıtlaSil
  2. ben de tam karakan'in yagmur isimli coverina atifta bulunacaktim ki galler prensinin de o sarkiyi yazdigini gordum. ne guzel sarkiydi yahu. arsivinde bu sarki olan varsa bi rapidshare'e atabilir de buraya link verebilir mi?

    YanıtlaSil
  3. ehem.. böyle telif hakkı olan hadiselerin rapidshare linki bozmaz mı burayı pek sayın satinem, kalan bikaç senemi içerde geçirmiyim:)

    YanıtlaSil

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.